Kibar Tavuğun Sırrı Masalı
Kibar Tavuğun Sırrı Masalı: Bir zamanlar, Uzak Ülke’nin sakin bir köyünde Kibar Tavuk yaşarmış. Kibar Tavuk, diğer tavuklardan farklıydı. Tüyleri altın renginde parıldıyordu ve her sabah güneş doğarken özel bir şarkı söylerdi. Köy halkı ona hayranlıkla bakar, onunla vakit geçirmek için sıraya girerdi.
Bir gün, köyün hemen dışında büyük bir orman başladı. Ormanın derinliklerinde, efsanevi bir sır olduğuna inanılan bir mağara bulunuyordu. Kibar Tavuk, bu mağaraya gitmek istediğini söyledi. Köy halkı endişeyle ona karşı çıksa da Kibar Tavuk kararlıydı.
Yola çıktıklarında, ormanın gizemli atmosferi etraflarını sardı. Kuşlar sessizleşmiş, rüzgar hafifçe esmeye başlamıştı. Kibar Tavuk, cesaretiyle diğerlerine örnek oluyordu. Sonunda mağaraya ulaştıklarında, karşılarında devasa bir kapı vardı.
Kibar Tavuk, altın tüylerini parlatarak kapıya yaklaştı. Derin bir nefes aldı ve kapıya dokundu. Kapı aniden açıldı ve içeri adım attıklarında karşılarında muhteşem bir bahçe belirdi. Bahçenin ortasında, tüm ihtişamıyla parlayan bir elma ağacı vardı.
Elma ağacının altında oturan bir peri, Kibar Tavuk’a gülümsedi. “Hoş geldin, Kibar Tavuk. Senin kalbinin iyiliği ve cesaretin sırrı burada yatıyor,” dedi. Peri, Kibar Tavuk’a özel bir elma verdi ve ona köyüne dönmesini söyledi.
Kibar Tavuk, elmayı alıp köye geri döndü. Elmayı köy meydanında açtığında, içinden yüzlerce küçük altın tohum çıktı. Bu tohumları köyün etrafına ektiklerinde, bir anda her yer altın rengi çiçeklerle kaplandı.
Köy halkı, Kibar Tavuk’a minnettarlıkla baktı. Artık köyleri en güzel ve en zengin köy haline gelmişti. Kibar Tavuk, her sabah güneş doğarken söylediği şarkıyı artık daha coşkulu bir şekilde söylüyordu.
Bu masaldan öğreneceğimiz şey, içimizdeki iyiliğin ve cesaretin büyülü güçlere sahip olduğudur. Kibar Tavuk, diğerlerine yardım etmek ve zorluklarla cesurca başa çıkmak sayesinde mucizeler yaratabilmiştir. Peki, senin içindeki iyilik ve cesaret neleri değiştirebilir?