Gülperi’nin Rüyası: Bahçede Gece Masalı
Gülperi’nin Rüyası: Bahçede Gece Masalı: Bir zamanlar, uzak diyarlarda, Gülperi adında küçük bir kız yaşardı. Geceleri, gözlerini kapattığında renkli rüyalar gören Gülperi’nin en sevdiği rüyalar, bahçede geçen masallardı. Her gece yatağına uzanırken, bahçedeki ağaçların fısıldadığı hikayeleri dinlerdi.
Bir gece, Gülperi’nin rüyasında bahçede garip bir ışık parladı. Merakla bahçeye indiğinde, karşısında büyülü bir ağaç belirdi. Ağacın dalları, rengarenk kuşlarla doluydu ve her kuş farklı bir melodiyi ötmekteydi. Gülperi, bu masalsı manzaraya hayran kaldı.
Ağacın altında oturarak kuşların şarkılarına kulak veren Gülperi, bir anda kendini büyülü bir maceranın içinde buldu. Kuşlar, ona bahçenin derinliklerine doğru rehberlik etti. Yürürken, etraflarındaki çiçeklerin gizemli bir şekilde parladığını fark etti.
Sonunda, masalsı bir gölün kıyısına vardılar. Gölün suları parlak yıldızlarla doluydu ve suyun yüzeyinde yansıyan yıldızlar, gökyüzündeki yıldızlardan daha parlaktı. Gülperi, bu büyülü manzaraya hayran kaldı ve suya dokunduğunda, yıldızlar parlayarak etrafını aydınlattı.
Aniden, gölün ortasında yüzen bir yunus belirdi. Yunus, Gülperi’ye gülümseyerek konuşmaya başladı. “Ben sihirli yunusum, seni bu gecenin masalında rehberlik etmek için buradayım,” dedi. Gülperi, yunusun arkasından yüzerek, gölün derinliklerindeki gizemli dünyayı keşfetmeye başladı.
Derinlerde, ışıl ışıl parlayan deniz yıldızlarıyla dolu bir mağaraya vardılar. Mağaranın içinde, masal kitaplarından fırlamış gibi görünen kitaplar vardı. Gülperi, merakla kitapları açtığında, sayfaların kendi başına dönüşerek ona farklı hikayeler anlattığını gördü.
Sabaha karşı, yunus Gülperi’yi göle geri götürdü. Gülperi, uykusunda hala o büyülü dünyayı düşlüyordu. Sabah olduğunda, bahçede uyandı ve gördüğü rüyanın gerçek olduğunu hissetti. Artık bahçedeki ağaçların fısıldadığı hikayelerin sadece rüyalarında değil, gerçek hayatta da var olduğunu biliyordu.
Bu masal bize, hayal gücünün sınırlarının olmadığını ve her rüyanın gerçekleşebileceğini hatırlatıyor. Sizce, Gülperi’nin yaşadığı macera gerçek miydi yoksa sadece bir rüya mıydı? Belki de masalların gerçek olduğuna inanmak, hayatımıza sihir katmanın anahtarıdır. Siz de en sevdiğiniz rüyaların peşinden gitmeye cesaret eder misiniz?