Bahçıvan ve Kayıp Tohum Masalı
Bahçıvan ve Kayıp Tohum Masalı: Bir zamanlar, uzak diyarlarda güzel bir bahçıvan yaşarmış. Bu bahçıvanın yetiştirdiği çiçekler ve bitkiler, tüm ülkeye meşhurdu. Bahçıvanın en büyük gururu ise, bahçesinde yetiştirdiği tohumlardı. Her biri birbirinden değerli ve özel olan bu tohumlar, bahçıvanın en büyük hazinesiydi.
Bir gün, bahçıvanın en değerli tohumu kaybolmuş. Bu tohum, bahçıvanın dedesinden kalma, efsanevi bir bitkinin tohumuydu. Bahçıvan çok üzülmüş, çünkü bu tohumun kaybolması demek, eşsiz bitkinin bir daha yeşermeyecek olması demekti.
Bahçıvan, tohumu aramak için ülkenin dört bir yanını dolaşmaya karar vermiş. Yola çıktığında, karşısına çıkan ilk kişi, ona yardım etmek istemiş. Bu kişi, bir periymiş ve kayıp tohumun büyülü bir ormanda olduğunu söylemiş.
Bahçıvan, peri rehberliğinde büyülü ormana doğru yola çıkmış. Ormanda karşısına çıkan birçok engeli aşarak, sonunda kayıp tohuma ulaşmış. Tohumu bulduğunda, üzerindeki sihirli ışıkla parlamış ve bahçıvanın yüreğini sevinçle doldurmuş.
Gerçekleşen bu mucize karşısında, bahçıvan periye teşekkür etmiş. Peri ise, ona bir sır vermiş. “Bu tohum, sadece sevgi ve umutla büyür. Ona her gün sevgiyle bakarsan, eşsiz bitkiyi tekrar yeşerteceksin” demiş.
Bahçıvan, büyülü ormandan çıkıp evine döndüğünde, kayıp tohumu bahçesinde özenle ekmeye başlamış. Her gün ona sevgiyle bakmış, onunla konuşmuş ve ona umut dolu sözler fısıldamış.
Zamanla, tohumun çimlenmeye başladığını gören bahçıvan, sevincinden havalara uçmuş. Eşsiz bitki, büyüdükçe bahçeyi muhteşem bir renk cümbüşüne dönüştürmüş. Ülkenin her yanından insanlar, bu eşsiz bitkiyi görmek için bahçeyi ziyaret etmişler.
Bahçıvanın özverisi ve sevgisi, eşsiz bitkinin yeşermesini sağlamış. Herkes, bahçıvanın bu mucizevi başarısını konuşmuş ve ona minnettarlıkla bakmış.
Bu masaldan çıkarılacak ders, sevgi ve umudun ne kadar güçlü olduğudur. Bahçıvanın sevgi dolu bakışları, kayıp tohumu yeşertmeye yetmiştir. Peki, senin hayatındaki sevgi ve umut tohumlarına ne kadar özen gösteriyorsun? Onlara yeterince bakıyor ve onlara yeterince umut veriyor musun?